21 Nisan 2008 Pazartesi

Fraksiyonel Lazer ilginç bir yöntem

Günümüz insanı cilt sorunlarına köklü çözümler arıyor. Geçici, kısa süreli kozmetik yöntemler artık kimseyi pek tatmin etmiyor. Onun yerine cildi içten dışa zenginleştiren uygulamaları arıyor ve her geçen gün daha iyisini bulmayı başarıyor..

Bana öyle geliyor ki, kozmetikte bir devrim oluyor. Gerçekten çok büyük değişimler yaşıyoruz. İnsanlık var olduğu günden bu yana daha güzel, daha genç görünmenin yollarını aramasına rağmen, son dönemlere kadar farklı bir yaklaşım söz konusuydu; Boyamak, süslemek, kesip- biçip-germek hep ön plandaydı. Tabii ki bütün bunlar sadece görünüşe dair tedbirlerdi.

Teknoloji geliştikçe bu geçici çözümleri, yüzeysel değişimleri aşmaya çalışıyor. Esasında doğayı yakalamaya, doğamızdaki potansiyeli canlandırmaya çalışıyor. Özellikle ışıkla yapılan tedaviler bu konuda epey yol aldılar. Yazının devamında ne demek istediğimi daha iyi ifade edebileceğimi sanıyorum.

KOZMETİK DEĞİŞİM YERİNE GERÇEK GENÇLEŞME

Evet, kozmetik yöntemlerle çok daha genç ve güzel görünmeyi başarıyoruz. Ama doğrusunu isterseniz, cildin yapısını geliştiren tedavilerin dışındaki tüm yöntemler sadece görüntümüzü düzeltiyor. Yani sorunları göz önünden uzaklaştırıyor.

Bu açıdan bakınca, yüz estetiği için kullandığımız yöntemleri temel özellikleri ile cildi yenileme veya sadece kozmetik değişimler olarak sınıflandırabiliriz.

Cildi yenilemeye örnek verecek olursak; Her çeşit peeling, dermabrazyon cildimizi hafifçe tahriş ederler. Böylece deri altındaki kollajen dokunun yenilenmesini sağlarlar. Yani cildimizin temel dokularını zenginleştirirler. Belki görünümü çok fazla değiştirmezler ama cildin dayanıklılığını arttırırlar ve yapısını içten gençleştirirler.

Kozmetik değişimler ise farklıdır. Örneğin Botox, dolgu enjeksiyonları ve birçok estetik cerrahi yüzümüzdeki kırışıklık ve çöküntüleri (büyük ölçüde) ortadan kaldırırlar. Ancak bu yöntemler, zamanla kaybolmuş olan doğal kollajen dokuyu geri getiremezler.

Düne kadar, bu dokuyu ciddi ölçüde canlandırmak için, cildi tahriş etmek gerekirdi. Yani ancak nispeten derin kimyasal peelingler, dermabrazyon ve mikrodermabrazyon veya lazer peelng gibi, klasikleşmiş soyucu (ablativ) yöntemler sayesinde, kollajen toparlanır ve hacmi artardı.

CİLDİN DOĞASINI UYANDIRMAK
Gün geçtikçe daha fazla önem kazanan yeni nesil Işık tedavileri ise cilde müdahale etmeden, tahrişe ve yaralara yol açmadan, derinin alt tabakalarını harekete geçirirler ve uzun süreli olarak kolajen artışını teşvik ederler. Cildin yeniden düzenlenmesini, biyolojik yaşının gerçekten gençleşmesini sağlarlar. Onlara devrim demem bu nedenledir. Çünkü cilt her şeyi kendi kendine yapar..

GÜZELLİĞİN IŞIĞI
Cilde güç ve sıkılığını veren kollajen lifleridir. Tüm gençleştirme yöntemleri, kollajen dokuyu arttırmak için veya daha fazlaymış gibi göstermek için çaba gösterir.

* Kistik akne izlerinde, nispeten derin kırışıklıklarda, güneşe bağlı yaşlanma etkilerinde, yüz ve boyun derilerini gerdirme, leke giderme gibi tedavilerde gayet etkilidir. İki üç ay beklemeyi göze alınırsa, çok daha genç, çok daha duru bir cilt meydana gelir. İnce kırışıklıklar, küçük lekeler kaybolur. Özellikle göz altındaki morlukları çok başarılı bir şekilde giderir. Ancak ne var ki, bu gayet eziyetli bir süreçtir. Hasta aynaya baktığında yanmış, kıpkırmızı, sulanan bir yüzle karşılaşır. Güzelleşmek için yola çıkan bir insan için bu manzaraya tahammül etmek kolay değildir...

FRAKSİYONEL LAZER
Fraktionel lazer teknolojisi son nesil lazerlerin en yenisidir. 2004 Yılında FDA tarafından onaylanan, güvenli bir tedavidir. Hiç yara oluşturmadan göz çevresi kırışıklıkları, güneş lekeleri, akne izlerini, skarları (leke ve iz) , doğum lekeleri olan malesma’nın tedavisi için kullanılan bir uygulamadır.

Klasik lazerlerden en önemli farkı, yüzde yara oluşturmaması ve iyileşme sürecinin çok süratli olmasıdır. Fraxel ile tedavi olan hasta, sadece 2-3 günlük kızarıklık, 1 haftaya yaklaşan hafif bir kabuklanma döneminden sonra normal hayatına geri döner.

Fraxel Fraksiyonel lazer, tıpkı bir mozaik deseni gibi ciltte, ince sütunlar halinde sorunlu alanları tarar, ciltte mikroskobik küçük yaralar meydana getirir. Bunları gözle göremezsiniz. Ama cildi inanılmaz şekilde gerginleştirir, kollajen ve elastin dokuyu, renk hücrelerini düzenler, cildin elastikiyetini arttırır, tonunu geliştirir ve lekeleri yok eder.

Bu becerikli yöntemin kullanıldığı en önde gelen sorunları şöyle sıralayabiliriz;

 Yüzdeki sivilce izleri
 Yüzdeki yaşlılık ve gebelik lekeleri,
 Yüzdeki ince ve derin kırışıklıklar
 Göğüs dekoltesindeki leke ve kırışıklıklar,
 Eldeki kırışıklık ve lekeleri giderir.
 Öte yandan yara izlerini küçültür ve azaltır- Cilt tonunu geliştirir..

FRAKSEL UYGULAMASI BİR OPERASYON DEĞİLDİR:

Fraksel lazer, yeterli hijyen içinde, klinik ortamda yapılabilen bir tedavidir.

• Yaklaşık olarak 20–40 dakika sürer.
• Tedaviden 1–2 saat sonra hafif bir güneş yanığı hissi duyarsınız.
• Birkaç gün hafif kızarıklık, şişlik ve 1 haftaya yaklaşan bir kabuklanma dönemi yaşanır. Buna rağmen hasta günlük hayatına devam edebilir. Hatta ertesi gün makyaj yapabilir, tıraş olabilir.
• Cildiniz 5–7 gün boyunca pembemsi bir ton alır. Bu artan kan dolaşımını ve canlanmayı gösteren, tazelenmenin ve gençleşmenin işaretidir.
• Ciltte bazen birkaç gün süren hafif bir bronzluk kalabilir.
• Yeniden düzenlenen cilt, ölü dokunun yerini aldıkça cildiniz doğal olarak ve güçlü bir şekilde pul pul dökülür. Döküntü hafif bir güneş yanığına benzer ama acısızdır. Nemlendirici kullanılırsa dışarıdan belli olmaz.Sonuçları hemen görebilirsiniz. Ancak kollajen artışı 2–3 ay süre ile devam eder ve sonuçlar her gün biraz daha fazla gelişir.
• Gerekiyorsa, Fraxel laser aralıklarla 3-4 defa tekrarlanabilir.

Cildiniz tamamen kendine gelinceye kadar güneşten korumaya dikkat etmeniz gerekir.

Uygulama yapılan tüm hastalarda, yüzler geriliyor, yukarı kalkıyor, lekeler ve çukurlar ortadan kalkıyor ama en güzeli yanakları pembeleşiyor ve yüzleri fondöten sürmüş gibi pürüzsüz bir renk kazanıyor..


Dr. Yasemin F. Amato


NOT: Bu yazıdan yararlanmak istiyorsanız lütfen Dr. Yasemin F. Amato'ya ait olduğunu belirtiniz ve kaynak gösteriniz.

Hiç yorum yok: