27 Kasım 2008 Perşembe

Adet öncesinde yaşanan sıkıntılar (PMS)

ASABİYİM, MAZERETİM VAR!

Genç kadınların büyük çoğunluğu adet görmeden önceki birkaç gün boyunca çeşitli sıkıntılar yaşarlar. “Pre menstruel sendrom” veya kısaca “PMS” olarak tanımlanan bu dönem bizi hem duygusal olarak hem de fiziki yönden etkiler. Peki çaresi var mıdır? Evet çaresi bulunabilir, yeter ki kendinizi bırakmayın..

Kadınların %5 - %10 kadarı adet döneminden önce hayata küsecek kadar perişan hale gelirler.. Kısaca PMS olarak bilinen bu sorunla ilgili olarak, en az 150 farklı tepki kaydedilmiştir. En yaygın olanları; alınganlıktan bitkinliğe, sırt ağrılarından ödemlere, uçuk patlamasından ağlama nöbetlerine ve uykusuzluğa, tatlı krizlerine, migren ağrılarına kadar uzanır. Göğüslerde gerginlik, artan sellülitler, öfke, gaz, bazen her ay tekrarlanan kilo artışı, insanın dengesini bozar. Cilt yağlanır, siyah noktalar, akneler artar, vücut kokusu değişir. İsteksizlik, konsantrasyon bozukluğu çalışmayı zorlaştırır, öğrencilerin sınavları tehlikeye girer, bazen özel hayatımızda çamlar deviririz. Tüm bu semptomların çeşitliliği ve şiddeti kişiden kişiye değişir. Neyse ki hepsi birkaç gün sonra sihirli bir değnek dokunmuş gibi ortadan kalkar..

NEDENİ TAM OLARAK BİLİNMİYOR
Bu dönemde bazıları neden daha fazla etkilenirler? Bunun cevabı henüz kesin olarak verilebilmiş değildir. Adet öncesi sendromu gerek modern tıp, gerekse alternatif tıp tarafından üzerine fazlasıyla kafa yorulan ve çözüm aranan bir konudur.

* Muhtemelen adet öncesinde kadınlık hormonları olan östrojen ve progesteron üretiminde bir dengesizlik ortaya çıkar. Bütün bunlar ruh halimizi ve ağrıları kontrol eden beyin kimyasallarını azaltır, karbonhidratlara düşkünlük yaratır. Bu dengesizlik aynı zamanda prolaktin hormonunun yükselmesini tetikler. Sonuçta göğüslerde şişkinlik ve ağrı meydana gelir..

* Bir başka teori, adet öncesi sıkıntılarını seratonin hormonunun düşmesine bağlar. Özellikle depresiv belirtiler, tatlı ve karbonhidratlara düşkünlük, genellikle seratonin eksikliğiyle bağlantılıdır.

* Buna benzer bir bakış açısı, bu sıkıntıları tamamen duygusal direncimize bağlı olarak ele alır. Bu görüşe göre PMS şiddeti kadının yaşamındaki stres yüküne bağlıdır.

* Ayurvedik yaklaşımda bu durum “periyodik fonksiyon bozulmaları” olarak değerlendirilir ve kişiye özel nedenlerini bulmak gerekir.

* Bazı görüşlere göre, PMS hormonal dengesizlikten ziyade vücudun hormon değişimlerine farklı tepkiler vermesidir. Yani hormon değişimlerini değil de ona verilen tepkiyi sorgular.

* Bir başka araştırma, tüm bu sorunları karaciğer tembelliğine, B6 vitamin eksikliğine ve kan şekerinin çabuk düşmesine (hipoglisemi) bağlar.

SİZİN “PMS”NİZ NEYE BENZİYOR?
Tam olarak sınıflandırmak mümkün olmasa da, ağır basan şikayetler genellikle bazı gruplar oluşturur. Kimisinde sinirlilik, kimisinde baş ağrısı, kimisinde tatlıya düşkünlük ve aşırı iştah, bazı kadınlarda şişkinlik ve göğüs ağrıları ön plana çıkar. Aşağıdaki kategoriler belki kendinize yardımcı olmanızı kolaylaştırabilir;

1. Örneğin sizde tatlı krizleri, huzursuzluk ve baş ağrıları ağır basıyorsa, adet öncesinde vücudunuzda insülin duyarlılığının arttığını düşünebiliriz. Böyle tatlı krizleri çoğunlukla çikolata aşermeye dönüşür. Bunda şaşılacak bir şey yoktur. Çünkü çikolata zengin bir magnezyum kaynağıdır. Magnezyum kasılmaları dindirir ve şeker metabolizmasını düzeltir.

2. Bazı kadınlar bu dönemde düşünce bulanıklığı, kafa karışıklığı ve iç sıkıntısından şikayet ederler. Bu sorunlar genellikle progesteron hormonunun fazlasına işaret eder.

3. Belki de kadınların çoğunda olduğu gibi, sizin de göğüsleriniz şiş ve ağrılı, vücudunuz ödemle doluyor. O kadar genişliyorsunuz ki, kotlarınızın fermuarı kapanmıyor! Sorununuz, estrojene karşı aşırı duyarlılık olabilir.

YOGA İLE KONTROLÜ ELE ALIN
Kliniğimde çalışan iki genç hemşire adet öncesinde çok sıkıntılı oluyorlardı. Sayısız tahlil ve kontrolden sonra, ikisini de yoga kursuna yazdırdım. Aradan 6 ay geçti ve şimdi eskisinden çok daha iyiler. PMS şikayeti olan herkese yoga öğrenmelerini tavsiye ediyorum.

* Nefesle uyumlu olarak yapılan yoga duruşları ile pek çok durumda, karışan vücut fonksiyonlarını ters-yüz edip kendine getirebilirsiniz! Günümüzde bütün bunlar artık bilimsel olarak kanıtlanıyor.

Yerçekimine karşı koyun:
Örneğin adet öncesinde yerçekimine karşı koyarak, kan dolaşımı canlandırabilirsiniz. Ters duruşlar şişkinlikleri önler, gerginliği yatıştırır ve hormonal düzensizlikleri dengeler.

Yapabiliyorsanız, başınızın üzerinde durun. Tabii herkes başının üzerinde ters dönemez. Ama kalçanızın kalbinizden daha yüksekte bırakan yoga duruşlarını yapabilirsiniz. Bunlar zor değildir.

Geriye doğru eğilin:
Tüm geriye doğru eğilme hareketleri kan dolaşımını arttırır, üreme organlarını, yumurtalıkları dengeler, karbonhidrat krizlerini dindirir ve ruh halinizi yükseltir.

Beyniniz huzur bulsun:
Veya köpek duruşu yapın. Bu duruş beyninizi sakinleştirir ve gerginliğinizi geçirir.

Yumurtalıklara masaj!
Sağdaki resimde gördüğünüz gibi, oturarak, başınızı dizinize değdirmeye çalışmak da yararlıdır.Tüm üreme organlarını uyarır, gerginliği giderir, baş ağrısını geçirir.


Soldaki duruş, yumurtalıklardaki karmaşayı rahatlatır. Kendinizi huzursuz hissediyorsanız, duvara yaslanarak yapılan hareketleri tercih edin. Desteklendiğinizi, daha güçlü olduğunuzu hissettirir.

GIDA DESTEKLERİNDEN YARARLANIN
▪ Chasteberry- (Vitex veya hayıt ağacı extresi): Adet görürken almayın.
▪ B6 Vitamini:
▪ Evening primrose oil:
▪ Magnezyum
▪ Muz ve kavun
▪ Elma sirkesi
▪ Keten tohumu
▪ Kalsiyum ve E vitamini

Bunlar kanıtlanmış tedavilerdir ancak siz yine de doktorunuza danışmadan almayın

DOKTORA GİTMEYİ İMAL ETMEYİN
Adet öncesi dönemde depresyon eşiğine yaklaşıyorsanız, göğüsleriniz dokunulamayacak kadar ağrıyorsa veya diğer sıkıntılarınız 1 haftadan daha uzun sürüyorsa bu durumu ciddiye alıp, doktora gitmeniz gerekir. Bütün bu belirtilerin altında başka bir hastalık gizleniyor olabilir.

Dr. Yasemin F. Amato

NOT: Bu yazıdan yararlanmak istiyorsanız lütfen Dr. Yasemin F. Amato'ya ait olduğunu belirtiniz ve kaynak gösteriniz.

Hiç yorum yok: